2 Ekim 2012 Salı
ANKA DÜŞTÜ...
ANKA DÜŞTÜ...
ANKA Basın Açıklaması
28 Eylül 2012
ANKA Basın Açıklaması
28 Eylül 2012
İlk uçuşunu Aralık 2010 tarihinde gerçekleştiren insansız hava aracı ANKA'nın yaklaşık bir buçuk yıl süren geliştirme test uçuşları (yaklaşık 100 sorti) ardından, 24 Eylül 2012 tarihi itibariyle kabul test faaliyetlerine başlanılmıştır.
27 Eylül 2012 tarihinde icra edilen test uçuşu esnasında meydana gelen teknik bir sorun nedeniyle bir prototip hava aracı ile kırım yaşanmıştır. Arıza tespitine ilişkin çalışmalar devam etmekte olup, kabul test faaliyetlerine diğer hava araçları ile devam edilecektir.
Olası bir saldırı için!
Olası bir saldırı için!
Çok sayıda tank ile uçaksavar bataryaları sevk edildi...
Suriye’nin Tellebyat kentinde Suriye ordusu ile muhalifler arasında süren savaş devam ederken, Akçakale sınırına ise çok sayıda tank ile uçaksavar bataryaları sevk edildi.
Suriye ordusu ile muhalifler arasında 5 günden bu yana süren çatışmalar devam ederken, Türkiye ise Şanlıurfa Akçakale sınırına askeri tankları sevk etti. Sabahın erken saatlerinden itibaren Şanlıurfa’dan çıkan uzun menzilli tanklar ve uçaksavar bataryaları yoğun güvenlik önlemleri altında Akçakale'ye getirildi. Akçakale'ye gelen tanklar üzerinde bulundukları araçlardan indirilerek askeri sınır bölgelerinde olası bir saldırıya karşı beklemeye başladılar.
İHA
Çok sayıda tank ile uçaksavar bataryaları sevk edildi...
Suriye’nin Tellebyat kentinde Suriye ordusu ile muhalifler arasında süren savaş devam ederken, Akçakale sınırına ise çok sayıda tank ile uçaksavar bataryaları sevk edildi.
Suriye ordusu ile muhalifler arasında 5 günden bu yana süren çatışmalar devam ederken, Türkiye ise Şanlıurfa Akçakale sınırına askeri tankları sevk etti. Sabahın erken saatlerinden itibaren Şanlıurfa’dan çıkan uzun menzilli tanklar ve uçaksavar bataryaları yoğun güvenlik önlemleri altında Akçakale'ye getirildi. Akçakale'ye gelen tanklar üzerinde bulundukları araçlardan indirilerek askeri sınır bölgelerinde olası bir saldırıya karşı beklemeye başladılar.
İHA
1 Ekim 2012 Pazartesi
HAYALET UÇAK İSİMLİ MAKALE VE TÜRKÇE ÇEVİRİSİ
HAYALET UÇAK
Geçtiğimiz 30 yılda
gizlilik teknolojisi Amerikan Savaş uçaklarına küresel olarak hava
hakimiyeti sağlamalarında yardımcı olmuştur. Şimdi ise Rus firmalar,
üretilen en karmaşık uçakları bile düşürebildiklerini iddia ettikleri
silahlar tasarlayıp satıyorlar. Sizce gizlilik, görünmezlik anlamına mı
geliyor? Tekrar düşünün.
İranlıların Amerikan uçaklarını kovalayıp yok eden silahlar yapmaya çalışmasını görmek cesaret kırıcı.
Moskova civarındaki Zhukovsky havaalanında yapılan 2010 Uluslararası
Silah ve Askeri Teçhizat sergisi, dışarıdan bakıldığında Amerikan
savunma endüstrisi gösterilerini andırıyor. Sergilenen teçhizatlar, bir
toplantı odasına dönüştürülmüş bölmeli bir hangarda sıralı şekilde
dizilmişler. Mühendisler ve satış danışmanları mallarını övüyorlar.
Çalışanlar, üzerlerinde şirket isimleri ve logoları olan kalemler
dağıtıyorlar. Gösterinin ilk gününde çoğu uluslararası potansiyel
müşteri olan ziyaretçi grupları sergilerde toplanıyorlar. Burada Doğu
Avrupalı birkaç kişi boş sniper silahların dürbünlerini inceliyorlar.
Orada ise bir grup Asyalı telsizle kontrol edilen küçük quadrotor (Dikey
İniş-Kalkış Yapabilen Dört Rotorlu Hava Aracı) demolarına bakıyorlar.
Bütün bunlar oldukça standart savunma endüstrisi görüntüleri. Ancak
dünyanın uçaksavar silahı liderlerinden ve ülkesinin en büyük silah
satıcısı olan Rus firması Almaz-Antey'in kabinine doğru yaklaştığımda
bazı değişiklikler göze çarpmaya başlıyor. Serginin üzerinde asılı olan
büyük bir ekrandaki tanıtıcı animasyonda bir Almaz füzesinin, bir uçak
gemisinden kalkmış olan ve F-35C lightning II'ye çok benzeyen bir uçağa
doğru uçuşu görülüyor. Füze hedefine yaklaşıyor ve uçak turuncu bir
patlamada yok oluyor.
Görüntü gerçekten şok edici - Amerikan hayalet
uçaklarının, kurumsal tanıtıcı animasyonların yanı sıra çatışmalardan
da galip çıktığını görmeye alışkınımdır. Amerikan hükümeti, F-35'lerin
iyi savunulan hava sahalarında bile tespit edilmeden uçabilmelerini
sağlamak adına 16 yıllık çalışma ve 396 milyar dolarlık yatırım yaptı.
Şimdi Ruslar bu uçakları düşürebilecek savunma sistemleri mi satıyorlar?
Dikkatimi oyuncak tren boyutlarındaki mobil radar ve roket atar
modellerini inceleyen kısa sakallı ve neredeyse aynı gri takım elbiseli
üç adam çekiyor. Askeriye ile bağları olan bir sivil kurum olan Tahran
Sharif Teknoloji Üniversitesi'nden geliyorlar. Geçen yılın sonlarında
Sharif'ten Amerika'ya gelen bir bilim adamı, ismi belirtilmeyen ve
askeri programlarda kullanılabilecek bir teçhizatı satın aldığı için
tutuklanmıştı.
Almaz mühendisi Ivan Shalaev bu adamların yanına
yaklaşıyor ve İngilizce muhabbete başlıyorlar. Kulak misafiri olmak için
harika bir fırsat. İranlılar Shalaev'e motorunun ısısından ve
yüzeyindeki hava sürtünmesinden uçakları tespit edebilen kızılötesi
sensörler hakkında sorular soruyorlar. Ancak Shalaev, kızılötesinin
müşterilerine sundukları takip metotlarından yalnızca biri olduğunu
söylüyor.
Arkasında, savaş uçaklarını kovalamak için gelişmiş
radarlar kullanan takipçiler bulunuyor. Bunlardan birkaç tanesinin içi,
üzerinde birçok küçük T şeklinde alıcı/verici modüller olan yalpa
çemberli diski göstermek için açılmış durumda. Diskin hemen altında, en
ustaca yapılmış radar verilerini bile çabucak işleyebilen küçük bir
bilgisayar var. Bu bilgisayar sayesinde füze daha duyarlı ve alt
edilmesi daha zor bir hale geliyor. Almaz-Antey bu gelişmiş savaş
başlıklarını; Suriye'ye, Venezuela'ya, Çin'e ve İran'a sattıkları da
dahil olmak üzere halihazırda var olan uçaksavarlara uyabilecek şekilde
satıyor.
Ben kendimi bir Amerikan gazetecisi olarak tanıttığımda
İranlılar üniversite üyelikleri dışındaki hiçbir direkt soruyu
cevaplamıyorlar. Ancak Shalaev daha açık, hatta arkadaşça davranıyor.
Kendisi bir mahallede yetişmiş, babası da kendisi gibi Zhukovsky'de üst
düzey Rus havacılık programlarında çalışmış bir mühendismiş.
Genç
mühendis, şirketinin hedefinde hangi uçaklar olduğunu söylemekten
çekinmiyor. Yeni takipçilerin bir F-35'i takip ederek düşürüp
düşüremeyeceğini sorduğumda gülümseyerek "Deneyeceğiz." diyor.
Zhukovsky silah sergisinden iki yıl sonra Rus uçaksavar ekipmanlarının
satışları artıyor ve Almaz-Antey bu çalışmaların en başında yer alıyor.
Rus medyasına konuşan şirket yetkilileri, ilki 20 yılda yapılan yeni
savunma tesislerinin uçaksavar silahlar yapacaklarını belirtiyorlar.
Bu, Amerikan pilotları ve müttefikleri için iyi bir haber değil.
Pentagon, ne kadar iyi savunuluyor olursa olsun dünyadaki her yeri hava
saldırısı tehdidi altında tutabilmek için çaba sarf ediyor. Modern
Amerikan savaş uçakları düşman radarlarını, elektromanyetik takipçileri
ve ısıya duyarlı füzeleri atlatabilecek şekilde tasarlanıyorlar.
Pentagon buna düşük gözlenebilirlik (LO) derken dünyanın geri kalanı
gizlilik (hayalet uçak) diyor.
LO uçakları; korunmakta olan
hedeflere nokta atışı yapılmasını sağlıyor, düşman ülkenin askeri
kuşatılmasına imkan veriyor ve olası düşmanların jeopolitik iştahını
söndürüyor. Bu uçaklaın varlıkları diplomatik bir avantaj sağlıyor.
Amerika ve NATO'nun tehdidi altında olduğunu düşünen ülkelere uçaksavar
silahlar satmak ise Rusya'yı küresel bir güç haline getiriyor.
"Yeni
Amerika Güvenlik Merkezi analistlerinden Travis Sharp, "Rusya dünya
çapında oynaması gereken önemli bir rolü olduğuna hala inanıyor" diyor
ve ekliyor: "Üst düzey askeri ekipman üretip satmak, diğer ülkelere
'bana da müttefiklerime de bulaşmayın' mesajı vermektir."
Bu
silahları satmak aynı zamanda karlı bir iş. Kısa bir süre önce yapılan 2
milyar dolarlık anlaşmayla Almaz-Antey Çin'e 15 bataryalık S-300PMU-2
mobil uçaksavar füze sistemi teslim etti. Her bir bataryada iki veya üç
radar ünitesi ve dört roket atar bulunuyor. Radar eş zamanlı olarak 100
hedefi takip edebiliyor ve her bir roket atar Mach 6 hızında (uçağın ses
hızına oranla hızı) dört füze atabiliyor. Bu, dört F-22 Raptor fiyatına
yaklaşık 60 roket atar araca denk geliyor. S-300'ün etkili radarı ve
hızlı hareket eden füzeleri, şekil itibariyle bir şemsiye oluşturuyor ve
Tayvan Boğazı'nı olası bir Çin istilasına karşı koruyor.
Füzeler
korkutucu olsa da hayalet uçaklar için asıl tehlikeyi radar sistemleri
teşkil ediyor. Rus savaş mühendisleri, yaklaşık 1970'lerden beri var
olan VHF radarlarının sinyallerini sayısallaştırarak bu radarlara yeni
ve ölümcül bir hayat verdiler. Artan programlama gücü sayesinde bu
sistemin karmaşık verilerden tutarlı bilgiler edinme yeteneğini
güçlendirdi. Bir zamanlar rastgele arka plan gürültüsü olarak tanımlanan
zayıf VHF radar sinyalleri şimdi tespit edilip tanımlanabiliyor.
Almaz-Antey'deki bir birimin başkanı 2007'deki bir silah sergisinde "Bu
VHF radarları, gizlilik teknolojisi kullanılarak yapılan uçakları tespit
edebiliyor" iddiasında bulundu. "Amerikanlar, gizlilik programlarının
başarısız olduğunu biliyorlar." Birçok uzman bu iddianın bir temelinin
olduğunu ancak abartılı bir iddia olduğunu söylüyor.
Radarlar ve
uçaklar arasındaki karşılıklı etkileşim, fiziksel bir etkileşimdir.
Hayalet uçaklar radar dalgalarını alıcılardan saptıracak şekilde
tasarlanırlar ancak bütün radar taramaları aynı dalga boyunda
olmazlar.Bir dalganın frekansını artırmak, dalga boyunu (uç noktaları
arasındaki mesafe) kısaltmak demektir. Dalga boyu kısaldıkça
geribildirim daha detaylı ve çözünürlük daha iyi olur.
Havacılık
mühendisleri hayalet uçakları öncelikle en büyük tehdit olan X bandı
radarının saptama ekipmanını alt edebilmek için dizayn ettiler. Karadan
havaya çalışan bataryalar bu bandı kullanıyorlar çünkü bu bant, bir
hedefi tanımlayıp takip edebilmek için gereken menzil ve çözünürlük
arasındaki optimal uyumu sağlayan dalga boylarıyla çalışıyor. Ancak
hayalet uçaklar bu dalga boyundan daha uzun menzildeki radar dalgalarına
maruz kaldıklarında daha güçlü radar geribildirimleri oluşturuyorlar.
Bu nedenle iyi teçhizatlandırılmış savunma hatları, aynı hava sahasını
koruyan farklı radar tiplerini farklı açılarda yerleştirerek
kullanırlar. Örneğin; sabit bir hedefi (bir uranyum zenginleştirme
tesisi gibi) koruyan bir savunma, bir füzeyi doğru şekilde gönderebilmek
için gereken bilgiyi edinmek adına birkaç radarın oluşturduğu bir ağdan
gelen verileri paylaşabilir. Daha düşük frekanstaki S bandı veya L
bandı kullanan yanlardaki radarlar hedefi yanlarından işaretlerken VHF
radarı yaklaşan uçağı tespit edebilir. Rusya bu anti-gizlilik radar
kombinasyonlarını paket anlaşmalarla satıyor.
Pentagon'un
adlandırdığı şekliyle bu iç içe geçmiş hava savunma sistemleri bütün
savaş planlarını daha komplike hale getiriyor. Hayalet uçak
pilotlarından, B-2 Spirit bombacılarının Irak, Sırbistan ve Libya'da
yaptıkları gibi bu ağları alt etmeleri bekleniyor.
Askeriyenin üst
kademeleri, bu ağların bulunduğu ortamlarda gizliliğin sınırlandırıldığı
konusunda uyarıyorlar. Deniz operasyonları amiri Amiral Jonathan
Greenert, Amerikan Denizcilik Kurumu'nun yayımladığı Proceedings
dergisinin 2012 Haziran baskısındaki yazısında "Programlama gücündeki
hızlı büyüme, gizliliği ve gizliliğin avantajlarını sağlamayı giderek
zorlaştırıyor. Yeni ve çeşitli anti-tespit metotlarına karşı gizliliği
sağlamak, yeni nesil platformlardaki mali yatırımların önemli miktarda
artmasına neden olacak" açıklamasında bulundu.
Amerika'nın en yeni
hayalet uçağı F-35 Lightning II şimdiye kadar yapılan en gelişmiş savaş
uçağı. 2016 yılında hizmete girmesi düşünülen uçağı en az sekiz ülke
satın alıyor ve bu durum bu hayalet uçağı Rus radar ve füzelerine karşı
gelmesi en olası uçak haline getiriyor.
F-35, radardaki
görülebilirliğini gövde içi silah refüjleri, özenle dizayn edilen uçları
ve gömülü antenleri sayesinde azaltıyor. Ancak F-35, geleneksel uçak
tasarımı nedeniyle F-22 gibi daha önceki hayalet uçaklarından daha kolay
tespit edilebilir olmakla suçlanıyor. Air Force Association'ın başkanı
emekli korgeneral Mike Dunn, "Yüksek kapasiteli yerden havaya ateşlenen
füzelerle savunulan bir hava sahasında yalnızca F-22 uçakları hayatta
kalabilir" açıklamasıyla F-35'i hafife aldı.
F-35, çok yönlü bir
uçak; diğer uçaklarla savaşması, hedefleri bombalaması ve bilgi
toplaması gerekiyor; ve her görev farklı özel yükler gerektiriyor. Bu
nedenle tasarımı, yalnızca diğer savaş uçaklarına karşı üstünlük kurması
amacıyla tasarlanan Raptor'a karşı F-35'i daha az gizli ve manevra
yeteneği daha düşük olması nedeniyle dengelemiş oluyor.
F-35'lerde
Raptor'u bütün açılarda radarlardan koruyan radar-şantlama kıvrımları
bulunmuyor. Mühendisler F-22'yi ve B-2'yi birçok dalga boyu ve
istikametinde görülemeyecek şekilde tasarladılar. Lightning II ise
dalgalar ön taraftan geldiğinde çok fazla geribildirim vermese de
dalgalar yanlardan geldiğinde geribildirimler daha güçlü oluyor.
Air
Power Avustralya grubunun analistlerinden ve F-35'i ısrarla eleştiren
Carlo Kopp, Lightning II için "bir hayalet uçak olmadığı çok açık."
şeklinde yazdı. Ayrıca uçağın ön kısım hariç herhangi bir istikametten
radarla taranması halinde radar dalgalarının kanat ve gövde arasında
sekerek uçağın tespit edilmesine yol açacağını iddia etti. Ayrıca bu tür
muhtemel problem kaynaklarını işaret eden yalnızca kendisi de değil.
Örneğin Avrupa'daki rakip uçak üreticileri birkaç uçağın işbirliği
içinde radar taraması yapması halinde güçlü uçak radarlarının
yaklaşmakta olan bir F-35'i saptayabileceğini iddia ediyorlar. Radar
dalgaları nesneleri yalnızca yansıtmakla kalmazlar; bir perçine, silah
namlusuna veya yüzeyin düzlüğünü bozan başka bir özelliğe değip dağılana
kadar yüzey üzerinde akarlar. Aviation Week muhabiri Bill Sweetman,
F-35A'nın silahının dahili olarak yerleştirildiğini ancak "çirkin bir
yumru" içerisinde bulunduğunu ve bu özelliğin uçağın konumunu ele
verebilecek bir özellik olduğunu söylüyor.
Bilgilerin gizli olduğunu
söyleyen Lockheed Martin bu sözde kusurları kabul de inkar da etmiyor.
Ancak eleştiriler yalnızca halka açık bilgileri kullanan F-35
şüphecilerinden gelse de makul bir yönleri var. Ancak Lockheed başkan
yardımcısı ve eski F/A-18 pilotu Steve O'bryan'ın açıkça belirttiğine
göre daha az görülebilir olmak yalnızca şekille ilgili değil. "F-35'in
kalitesiz bir hayalet uçak olduğu fikrini reddediyorum" diyor.
F-35'in radar soğurucu malzemelere (RAM) yaklaşımı önceki bütün savaş
uçaklarından daha güvenilir. F-22'nin yüzeyi alüminyumdan oluşur ve
sürekli olarak yeniden uygulanması gereken RAM ile kaplıdır. Bu da bakım
ekipleri için elbette bir kabustur. Ancak F-35 karbon fiber alaşımından
yapılıyor ve Lockheed mühendisleri uçağın kenarlarını gelen radarları
soğurması için RAM ile fırınlıyor.
Ancak Lightning II'nin hayatta
kalmasını sağlayan asıl özelliği burnuna yerleştirilmiş olan Aktif
Elektronik Taramalı Dizi (AESA)'dır. Geleneksel radar sistemleri anten
başlıklarını mekanik olarak döndürürler - dönen düz bir kapak veya radar
ışınlarını hedef alan düz bir yüzey düşünün. Elektronik olarak
yönlendirilen radar ise hareket etmez sabittir ancak ışınları farklı
istikametlerde, saniyede binlerce kez ve birçok frekansta yayın
yapabilir. Bu çevikliği AESA'ya araziyi haritalandırma ve yüzlerce
hedefi takip etme imkanı sağlar.
AESA, tarama yapmaktan daha
fazlasını yapabilecek şekilde tasarlandı - düşman radarlara ulaşıp
onların gönderdiği sinyallerini dağıtabiliyor. Radar ve elektromanyetik
uyarı sensörlerinden oluşan bir kombinasyon, F-35 pilotuna düşman radar
tehdidi uyarısını yapıyor ve pilot tehdidi atlatabiliyor ya da radar
hangi frekansta yayın yapıyor olursa olsun sinyalini AESA ile
karıştırabiliyor.
Ayrıca bir füze ateşlenmesi halinde F-35 füzeyi
360 derece kızıl ötesi sensör kaplamayla takip edebiliyor ve bazı
durumlarda füzenin güdüm sistemini AESA ile alt edebiliyor. O'Bryan:
"Gizlilik, diğer bütün tekniklerle işbirliği içinde çalışıyor ve bu da
F-35'i muhtemelen en dayanıklı uçak yapıyor."
Ancak burada bir iki
ucu keskin kılıç durumu söz konusu. AESA radarı hayalet uçağı korumakta
çok başarılı ancak aynı zamanda hayalet uçakları tespit de edebiliyor.
Yabancı askeri mühendisler kendi savaş uçaklarına elektronik olarak
yönlendirilen radarlar yerleştirerek bu uçakları gizlilik avcısı olarak
pazarlıyorlar.
Putin'in radarcıları mevcut ve gelecek bütün savaş
uçakları için birçok AESA radarı inşa ediyorlar. Tikhomirov araştırma
enstitüsünün yöneticisi Yury Bely geçen yıl Rus havacılık dergisi
Takeoff'a yaptığı açıklamada kendi ekibinin geliştirdiği L bantlı AESA
radarının "kendi türündeki diğer bütün yabancı radarlar kadar iyi"
olduğunu söylüyor. Bu yıl Rus-Hint yapımı PAK-FA hayalet uçakların
prototiplerinde X bantlı AESA radarların uçuşu başladı.
Hava
hakimiyeti için şimdilerde çok daha geniş bir elektromanyetik yelpazede
mücadele ediliyor. 21'inci yüzyıldaki herhangi bir hava muharebesinin
kritik noktası, diğer uçaklardan yüzlerce mil önde birbirleriyle dans
eden AESA ışınlarının düelloları olacaktır. Diğerini fark eden ilk uçak
ateş edecek ve diğer uçakta kim varsa büyük ihtimalle hayatını
kaybedecektir.
Gelişen savunmalar şimdiden Pentagon'un saldırı
stratejisini etkiliyor. Gizlilik tasarımlarının terk edilmesi
gerektiğini kimse iddia etmiyor ancak askeri plancıların rakiplerin
gelişmelerini hesaba katmaları gerekiyor. Oyunun diğer bir parçası da bu
- maliyet-değişim oranı.
Sharp: "Yüksek teknolojiye yaptığımız
yatırımların birçoğunun, bunları çok daha az maliyetle nötralize
edebildikleri için aslında rakiplerimizin yapmamızı istediği yatırımlar
olma riski var" diyor.
Proceedings'teki makalesinde Greenert,
Amerikan uçaklarını güvende tutmanın yolunun bu uçakları donatırken
akıllı seçimler yapmak olduğunu öne sürüyor. Her yeni tehdidi alt
edebilecek uçaklara muazzam yatırımlar yapmaktansa mevcut uçakların daha
uzak menzilden ve düşman radarlarından uzakta ateşleyebileceği silahlar
alınması gerektiğini savunuyor. Ayrıca daha insanlı uçaklar hedefine
varamadan düşman radarları bozabilen İnsansız Hava Araçlarının (UAV) ve
füzelerin edinilmesi gerektiğini öne sürüyor. "Tespit edilmeyi ve hedefe
alınmayı engellemek için çok daha fazla elektronik mücadeleye ve yüke
ihtiyacımız var. Amerikan Kuvvetleri hedefe ulaşmak için yalnızca
gizlilik platformlarını kullanmak yerine uzun menzilli sensörler,
silahlar ve insansız araçlar edinebilirler." diyor.
İnsansız
uçaklar, güdümlü füzeler ve aldatıcı cihazlar; radar ışınlarını
püskürterek ve bilgisayar ağlarını virüslerle doldurarak bir saldırıya
öncülük edebilirler. Ancak güçlü radar ağlarını ve hızlı füzeleri
ıskalamayan yüksek teknolojili silah ve elektronik sistemlerle
donatılmaları gerekiyor.
Düşük teknolojili isyanlara karşı yıllarca
verilen mücadele, radarda kolayca tespit edilebilen UAV'lere olan askeri
güveni arttırdı. Kısa bir süre önce Air Force Times'taki röportajında
Hava Kuvvetleri yeni tedarik başkan yardımcısı Korgeneral Charles Davis "
Çekişmeli ortamlarda tekrar mücadele edebilmek adına yeni sistemler
oluşturma ve yeni kapasiteler açma planlamalarına başlamamız gerekiyor"
dedi. Yani anlaşılan bu düello o ya da bu şekilde devam edecek.
Şu
ana kadar hiçbir S-300 karadan havaya silah bir hedefe doğru öfkeyle
ateşlenmiş değil. Lightning II hala test aşamasında ve bu uçağın ağ
tabanlı savaş tarzının sahneye çıkmasına henüz yıllar var. Yani
anlaşılan bu ikisinin karşılaşması henüz beklemede. Ancak bu ikisi karşı
karşıya geldiklerinde karalamacıların, mühendislerin, satış
elemanlarının ve gazetecilerin dillerine hayatların tehlikede ve tarihin
muallakta olduğu savaş sözcükleri yerleşecek.
***Radar cross
section- widely reported, unconfirmed figures of head-on RCS, measured
in decibels: Radar enkesiti - desibellerle ölçülen, yaygın olarak
dile getirilen ancak onaylanmamış burun buruna RCS rakamları.***
Amerikan Ordusu 75. Ranger Alayı
75. Ranger Alayı, Amerikan Ordusu
Ranger'ları olarak da bilinir. Bir hafif piyade özel operasyon gücüdür.
Amerikan Ordusu Özel Kuvvetler Komutanlığı (USASOC)'a bağlı olarak
çalışırlar. Merkezleri Benning, Georgia'dadır. 75. Ranger Alayı oldukça
esnek, ağır eğitimden geçmiş ve savaş alanına oldukça çabuk ulaşabilen,
konvansiyonel ve özel operasyon hedeflerine karşı etkili olabilecek
yeteneklerde uzmanlaşmış bir alaydır. Ayrıca bu birliğin kökenleri 17.
yüzyılda ABD'de var olan koruculardan gelmektedir. 75. Ranger Alayı'na
katılacak olan askerler Amerikan Ordusu Kara Kuvvetleri'nden gönüllü
olanlar arasından seçilirler. 15 ay süren yoğun bir eğitimleri vardır.
Şu anda 3 Ranger taburu bulunmaktadır. Bu taburlarda toplam 2200 asker
vardır. Bir askerin ABD Ordusu'na maliyeti 258.000 $'dır.
En Büyük Helikopter: Mil V-12 (Mi-12)
En Büyük Helikopter: Mil V-12 (Mi-12)
Uzunluk:37.00m
Rotor çapı:2x 35.00m
Yükseklik:12.50m
Max. Kalkış Ağırlığı:105,000kg
Uzunluk:37.00m
Rotor çapı:2x 35.00m
Yükseklik:12.50m
Max. Kalkış Ağırlığı:105,000kg
En Yüksek Uçak: Airbus A380
En Yüksek Uçak: Airbus A380
Yükseklik:24.45m
Uzunluk:72.73m
Kanat Açıklığı:79.75m
Boş Ağırlık:276,800kg
Max. Kalkış Ağırlığı:569,000kg
Yükseklik:24.45m
Uzunluk:72.73m
Kanat Açıklığı:79.75m
Boş Ağırlık:276,800kg
Max. Kalkış Ağırlığı:569,000kg
Tupolev Tu-160
En Büyük Savaş Uçağı: Tupolev Tu-160
Uzunluk:54.10m
Kanat Açıklığı:55.70m
Yükseklik:13.10m
Boş Ağırlık:110,000kg
Max. Kalkış Ağırlığı:275,000kg
Uzunluk:54.10m
Kanat Açıklığı:55.70m
Yükseklik:13.10m
Boş Ağırlık:110,000kg
Max. Kalkış Ağırlığı:275,000kg
Antonov An-225
En Büyük Uçak: Antonov An-225
Uzunluk:84.00m
Kanat Açıklığı:88.40m
Yükseklik:18.10m
Boş Ağırlık:285,000kg
Max. Kalkış Ağırlığı:640,000kg
Uzunluk:84.00m
Kanat Açıklığı:88.40m
Yükseklik:18.10m
Boş Ağırlık:285,000kg
Max. Kalkış Ağırlığı:640,000kg
29 Eylül 2012 Cumartesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)